Berk
New member
En Güzel Kadın Sultan Kimdir?
Merhaba forumdaşlar,
Bugün sizlerle kalbime dokunan, içimde derin izler bırakan bir hikâyeyi paylaşmak istiyorum. Bazen tarih kitaplarında geçen bir isim, sadece bir dönem değil, bir ruhun yankısı olur. “En güzel kadın sultan kimdir?” diye sorduğumuzda, belki çoğumuzun aklına güzelliğiyle dillere destan olmuş kadınlar gelir. Ama ben size bugün güzelliği aynadaki yansımasında değil, kalbindeki cesarette, aklındaki ferasette saklı bir sultandan bahsetmek istiyorum.
O sultan, ne sadece bir kadındı ne de sadece bir hükümdar. O, bir hikâyeydi.
Bir yürekle bir tahtın savaşını anlatan, bir kalbin stratejilerle çevrili saraylarda nasıl ayakta kaldığını gösteren bir hikâye...
---
Bir Kadının Sarayda Başlayan Sessiz Fırtınası
Sarayın bahçesinde sabahın ilk ışıkları yavaşça mermerlere vururken, sultanın adımları yankılanıyordu. Sessiz ama güçlüydü. Gözleri, denizin fırtınadan önceki hali gibiydi — derin, sakin ama içinde bir kasırga taşıyordu.
Erkekler o dönemde savaşla, stratejiyle, fetihle anılırken; kadınların gücü, sessizliklerinin içinde saklıydı. Onun da öyleydi. Bir söz söylemeden birçok şeyi değiştirebilirdi. Çünkü o, insanların kalplerine dokunmayı bilirdi.
Bir gün divanda, vezirler tartışırken padişahın yanında sessizce oturmuştu. Erkekler haritalar üzerinde kalemle çizgiler çizerken, o sadece bir cümleyle dengeyi değiştirdi:
“Bir ülkeyi almak kolaydır efendim, ama bir kalbi kazanmak zordur.”
O cümleyle odadaki hava değişti. Erkeklerin soğuk stratejileri, bir anda insanlığın sıcaklığıyla harmanlandı. İşte o andı; sultanın gücü, savaş meydanlarında değil, insan ruhunun derinliklerinde saklıydı.
---
Erkeklerin Stratejisi, Kadınların Sezgisi
O dönemde sarayın her köşesinde erkeklerin aklı, savaşın haritalarına, ticaretin rakamlarına, politikanın oyunlarına odaklanmıştı. Kadınlarsa sarayın görünmeyen damarlarıydı; hisleriyle yön verir, sezgileriyle korurdu.
Sultan, kocasının yanında sadece bir eş değil, bir denge unsuruydu. Erkek padişahlar kazanmak için plan yaparken, o kaybolmamak için dua ederdi. Ama bu dua bir zayıflık değil, bir bilgelikti. Çünkü o, gücün sadece kılıçla değil, sabırla da kazanıldığını bilirdi.
Bir gün padişah sefere çıkmadan önce ona sordu:
“Ne istersin benden?”
Kadın gülümsedi, ellerini birleştirdi.
“Zafer değil, huzur getir bana.”
O an padişah anladı; kadın, fetihlerin değil, kalplerin sultanıydı.
---
Bir Kadının Krallığı Kalptir
Sultan her sabah halkın arasına karışır, dertlerini dinlerdi. Bir çocuğun başını okşar, bir annenin duasını alır, bir askerin yorgun gözlerine umut serperdi. Çünkü o, halkın kalbinde tahta oturmuştu.
Bir gün bir kadın saraya gelip ağlayarak dizlerine kapandı:
“Yavrumu haksız yere zindana attılar sultanım.”
Kadın, hiç tereddüt etmeden elini o annenin omzuna koydu. “Bir annenin gözyaşı, bir devletten büyüktür.” dedi.
O sözüyle sadece o anneyi değil, tüm halkı kendine bağladı. Çünkü insanlar, gücün merhametle birleştiği yerde adalet bulur.
---
Güzellik Aynada Değil, Ruhun Derinliğindedir
Zamanla herkes onun güzelliğinden söz etmeye başladı. Ama kimse o güzelliğin sırrını anlayamadı. Çünkü onun güzelliği yüzünde değil, davranışlarında saklıydı.
Kırıldığında bile kimseyi incitmeyen, kaybettiğinde bile umut eden bir kadındı o.
Bir gün nedimelerinden biri ona sordu:
“Sultanım, herkes sizi en güzel kadın sultan diyor. Bu güzelliğin sırrı nedir?”
Kadın başını eğdi, yavaşça gülümsedi:
“Ben güzel olmadım kızım. Sadece kırıldığımda bile sevmeyi bırakmadım.”
O cevapla herkes sustu. Çünkü o güzellik, saray aynalarında değil, sabırla yoğrulmuş bir kalpteydi.
---
Erkekler Kural Yazar, Kadınlar Kalp Yazar
O sultan, ne sadece bir dönemin hikâyesiydi ne de sadece bir kadındı.
O, her çağda bir kadının içinde yaşar.
Erkekler dünyayı planlarla, stratejilerle yönetirken; kadınlar dünyayı hislerle, merhametle taşır.
O yüzden en güzel kadın sultan, ne güzelliğiyle hatırlanandır ne de servetiyle...
En güzel kadın sultan, bir kalbi incitmeden hükmeden kadındır.
---
Son Söz: Forumdaşlar, Sizce Kimdir En Güzel Sultan?
Benim için o, adı tarihte yazmasa da gönüllerde taht kuran kadındır.
Belki bir Valide Sultan, belki bir Hürrem, belki de adını hiç duymadığımız bir kadın…
Ama eminim ki hepimizin hayatında bir “sultan” vardır;
Bir anne, bir sevgili, bir kardeş ya da bir dost…
Hepsi de kendi kalbinde bir imparatorluk kurmuştur.
Forumdaşlar, sizce kimdir en güzel kadın sultan?
Güzelliğiyle değil, yüreğiyle hükmeden o kadın kimdir sizin gözünüzde?
Belki bu başlıkta hep birlikte, tarihten bugüne uzanan kadınların sessiz ama güçlü hikâyelerini konuşuruz…
Merhaba forumdaşlar,
Bugün sizlerle kalbime dokunan, içimde derin izler bırakan bir hikâyeyi paylaşmak istiyorum. Bazen tarih kitaplarında geçen bir isim, sadece bir dönem değil, bir ruhun yankısı olur. “En güzel kadın sultan kimdir?” diye sorduğumuzda, belki çoğumuzun aklına güzelliğiyle dillere destan olmuş kadınlar gelir. Ama ben size bugün güzelliği aynadaki yansımasında değil, kalbindeki cesarette, aklındaki ferasette saklı bir sultandan bahsetmek istiyorum.
O sultan, ne sadece bir kadındı ne de sadece bir hükümdar. O, bir hikâyeydi.
Bir yürekle bir tahtın savaşını anlatan, bir kalbin stratejilerle çevrili saraylarda nasıl ayakta kaldığını gösteren bir hikâye...
---
Bir Kadının Sarayda Başlayan Sessiz Fırtınası
Sarayın bahçesinde sabahın ilk ışıkları yavaşça mermerlere vururken, sultanın adımları yankılanıyordu. Sessiz ama güçlüydü. Gözleri, denizin fırtınadan önceki hali gibiydi — derin, sakin ama içinde bir kasırga taşıyordu.
Erkekler o dönemde savaşla, stratejiyle, fetihle anılırken; kadınların gücü, sessizliklerinin içinde saklıydı. Onun da öyleydi. Bir söz söylemeden birçok şeyi değiştirebilirdi. Çünkü o, insanların kalplerine dokunmayı bilirdi.
Bir gün divanda, vezirler tartışırken padişahın yanında sessizce oturmuştu. Erkekler haritalar üzerinde kalemle çizgiler çizerken, o sadece bir cümleyle dengeyi değiştirdi:
“Bir ülkeyi almak kolaydır efendim, ama bir kalbi kazanmak zordur.”
O cümleyle odadaki hava değişti. Erkeklerin soğuk stratejileri, bir anda insanlığın sıcaklığıyla harmanlandı. İşte o andı; sultanın gücü, savaş meydanlarında değil, insan ruhunun derinliklerinde saklıydı.
---
Erkeklerin Stratejisi, Kadınların Sezgisi
O dönemde sarayın her köşesinde erkeklerin aklı, savaşın haritalarına, ticaretin rakamlarına, politikanın oyunlarına odaklanmıştı. Kadınlarsa sarayın görünmeyen damarlarıydı; hisleriyle yön verir, sezgileriyle korurdu.
Sultan, kocasının yanında sadece bir eş değil, bir denge unsuruydu. Erkek padişahlar kazanmak için plan yaparken, o kaybolmamak için dua ederdi. Ama bu dua bir zayıflık değil, bir bilgelikti. Çünkü o, gücün sadece kılıçla değil, sabırla da kazanıldığını bilirdi.
Bir gün padişah sefere çıkmadan önce ona sordu:
“Ne istersin benden?”
Kadın gülümsedi, ellerini birleştirdi.
“Zafer değil, huzur getir bana.”
O an padişah anladı; kadın, fetihlerin değil, kalplerin sultanıydı.
---
Bir Kadının Krallığı Kalptir
Sultan her sabah halkın arasına karışır, dertlerini dinlerdi. Bir çocuğun başını okşar, bir annenin duasını alır, bir askerin yorgun gözlerine umut serperdi. Çünkü o, halkın kalbinde tahta oturmuştu.
Bir gün bir kadın saraya gelip ağlayarak dizlerine kapandı:
“Yavrumu haksız yere zindana attılar sultanım.”
Kadın, hiç tereddüt etmeden elini o annenin omzuna koydu. “Bir annenin gözyaşı, bir devletten büyüktür.” dedi.
O sözüyle sadece o anneyi değil, tüm halkı kendine bağladı. Çünkü insanlar, gücün merhametle birleştiği yerde adalet bulur.
---
Güzellik Aynada Değil, Ruhun Derinliğindedir
Zamanla herkes onun güzelliğinden söz etmeye başladı. Ama kimse o güzelliğin sırrını anlayamadı. Çünkü onun güzelliği yüzünde değil, davranışlarında saklıydı.
Kırıldığında bile kimseyi incitmeyen, kaybettiğinde bile umut eden bir kadındı o.
Bir gün nedimelerinden biri ona sordu:
“Sultanım, herkes sizi en güzel kadın sultan diyor. Bu güzelliğin sırrı nedir?”
Kadın başını eğdi, yavaşça gülümsedi:
“Ben güzel olmadım kızım. Sadece kırıldığımda bile sevmeyi bırakmadım.”
O cevapla herkes sustu. Çünkü o güzellik, saray aynalarında değil, sabırla yoğrulmuş bir kalpteydi.
---
Erkekler Kural Yazar, Kadınlar Kalp Yazar
O sultan, ne sadece bir dönemin hikâyesiydi ne de sadece bir kadındı.
O, her çağda bir kadının içinde yaşar.
Erkekler dünyayı planlarla, stratejilerle yönetirken; kadınlar dünyayı hislerle, merhametle taşır.
O yüzden en güzel kadın sultan, ne güzelliğiyle hatırlanandır ne de servetiyle...
En güzel kadın sultan, bir kalbi incitmeden hükmeden kadındır.
---
Son Söz: Forumdaşlar, Sizce Kimdir En Güzel Sultan?
Benim için o, adı tarihte yazmasa da gönüllerde taht kuran kadındır.
Belki bir Valide Sultan, belki bir Hürrem, belki de adını hiç duymadığımız bir kadın…
Ama eminim ki hepimizin hayatında bir “sultan” vardır;
Bir anne, bir sevgili, bir kardeş ya da bir dost…
Hepsi de kendi kalbinde bir imparatorluk kurmuştur.
Forumdaşlar, sizce kimdir en güzel kadın sultan?
Güzelliğiyle değil, yüreğiyle hükmeden o kadın kimdir sizin gözünüzde?
Belki bu başlıkta hep birlikte, tarihten bugüne uzanan kadınların sessiz ama güçlü hikâyelerini konuşuruz…